Bakan Tunç: Hukuk fakültesinden mezun olanlar direkt avukatlık stajına başlayamayacak

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, avukat olmanın şartlarının değişeceğini söyledi. Bakan Tunç, “Hukuk fakültesinden mezun olanlar direkt avukatlık stajına başlayamayacak. Önce’Hukuk mesleklerine giriş’ sınavını kazanacak. 2024’ten itibaren bu sistem başlıyor. Giriş sınavını kazananlar avukat olmak istiyorsa avukatlım stajına başlayabilecek.” ifadelerini kullandı.

Bir yakınının cenaze töreni için Erzurum’a gelen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Atatürk Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencilerinin düzenlediği Meclis simülasyonu toplantısına katıldı. Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, AK Parti Milletvekili Mehmet Emin Öz, öğretim üyeleri ve öğrencilerin yer aldığı salonda konuşan Bakan Tunç, Yargı Reformu Strateji Belgesi hazırlıklarının sürdüğünü ifade etti.

“YARGI REFORMU STRATEJİ BELGESİNİ YIL SONUNA KADAR TAMAMLAYACAĞIZ”

Bakan Tunç, “Üniversitelerimizden, barolarımızdan yargı camiamızın tüm kademelerinden görüşler noktasında çalışmalarımıza başladık, toplantılar yapıyoruz. Yüksek yargıdan, istinafa, ilk derece mahkemelere varıncaya kadar, avukatların, özellikle üniversitelerimizi önemsiyor, hukuk fakültelerimizden gelecek olan öneriler görüşler bizler için çok önemli. Bu anlamda Yargı Reformu Strateji Belgemizi sene sonuna kadar hazırlığımızı tamamlayacağız. Önceki dönemlerdeki yargı reformu strateji belgelerinde tutturulamayan hedefler, Meclis’in çalışma takvimi nedeniyle yetişmeyen bazı kanun değişiklikleri de vardı. Onları da ilave ederek Yeni Yargı Reformu Strateji Belgesi’ni Türkiye Yüzyılı’nın ilk reform belgesini inşallah çalışmalar neticesinde hazırlayıp Sayın Cumhurbaşkanımıza arz edeceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımız kamuoyuyla paylaştıktan sonra o hedefleri tutturabilmek için yasama, yürütme, yargı olarak üzerimize düşeni yapacağız inşallah. Vatandaşlarımızın en etkin, en adil bir şekilde yargı hizmetlerinden yararlanabilmesinin yolunu açmak için 21 yıldır mücadele ettik, bundan sonra da mücadeleye devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

“ANAYASAMIZDA SESSİZ DEVRİM SAYILAN DEĞİŞİKLİKLERİ HAYATA GEÇİRDİK”

Hukuk fakültesindeki konuşmasında anayasada yapılan değişikliklerle ilgili de bilgi veren Tunç, şunları söyledi: “Ülkemiz, özellikle son yıllarda çok önemli reformlara sahne oldu. Mevzuat değişiklerden bahsettim. Bunların yanı sıra Anayasamızda küçümsenmeyecek, sessiz devrim sayılan önemli değişikleri hayata geçirdik. Bunları hep milletimizin onanıyla gerçekleştirdik. Özellikle Anayasamızda yarı alanındaki değişiklikler birer reformdur. Hep tartışılırdı yargı birliği. Askeri yargı, sivil yargı ayrımı. Bu kalktı, artık bu yok. Anayasamızda yargı birliğini sağladık. Askeri yargıyı kaldırdık, hakimler savcılar kurulunun ve Anayasa Mahkemesi’nin yapılarını daha demokratik hukuk devleti ilkelerine uygun hale getirdik. Anayasamızda ‘Sıkıyönetim’ diye madde vardı. ‘Gerektiğinde sıkıyönetim ilan edilebilir’, ‘Darbeciler yargılanamaz’ diye bir madde vardı. Tüm bunları yürürlükten kaldırdık.

“DARBE ANAYASASINDA 184 DEĞİŞİKLİK YAPILDI”

Yine 82 Anayasası maddesi bir darbe anayasası. Darbecilerin yazdırdığı bir anayasa. Oluşturdukları bir bilim kurulu hatta bilim kurulunun yazdıklarıyla da yetinmeyip, sonrasında da değiştirerek danışma meclisinde oylattıkları bir dönemde ve vatandaşlarımızın da bir an önce demokratik siyasi hayata geçebilme talepleri nedeniyle onaylanıp, yürürlüğü girmişti. 82den beri darbe anayasasıyla yönetiliyoruz. Bu darbe anayasasında 184 değişiklik yapıldı. Anayasamızda 176 madde vardı. Demek ki bir madde birkaç defa değişikliğe uğradı. Demek ki değişiklik ihtiyacı sürekli var. Anayasamızda kadın hakları, çocuk hakları, engeli, yaşlı hakları bunlar 2010-2017 anayasa değişikliği sürecinde Anayasa’da yerlerini aldılar. Bireysel başvuru, kamu denetçiliğin kurulması, kişisel verilerin koruması gibi. Kişisel veriler ilk kez Anayasa’ya son dönemde girdi. Temel hak ve özgürlüklerin güçlendirilmesinden tutun, yargıyla ilgili düzenlemeye varıncaya kadar hepsi son zamanlarda milletimizin onayıyla Anayasamızdaki darbeci ruhu ortadan kaldırmaya yönelik mücadelenin sonucudur.”

“YENİ ANAYASA HEDEFİMİZ VAR”

Anayasada önemli reformlar yapmalarına rağmen darbe anayasasından kurtulmak için çalışacaklarını söyleyen Tunç, “İkinci dönemde yeni anayasa hedefimiz var. Biraz önce anlattım; anayasada önemli reformları hayata geçirdik, darbeci ruhu ortadan kaldırmaya çalışsak da biz yeni dönemde Türkiye Yüzyılı’na başladığımız Cumhuriyet’in yüz yılını geride bıraktığımız ikinci yüzyıla başladığımız dönemde inşallah darbe anayasasından da kurtularak demokratik, sivil, katılımcı kuşatıcı, temel hak ve özgürlükleri öne alan yeni bir anayasa ile yolumuza devam edersek bu Türkiye’ye, Türkiye yüzyılına çok yakışacak, gençlerimize çok yakışacak. İnşallah bunu başarırız. Bu Meclis’te bir uzlaşmaya bağlı. TBMM’deki siyasi partilerimiz millete karşı sorumluluklarını yerine getiririlerse milletimize olan borcumuzu yerine getiririz. Adalet Bakanlığı olarak taslak çalışmaları noktasında TBMM üyelerine gereken katkıyı vermeye çalışacağız” dedi.

AVUKAT OLMANIN ŞARTLARI DEĞİŞİYOR

Hukuk eğitimiyle ilgili çalışmalar da yaptıklarını belirten Tunç, hukuk fakültelerinin fazla olduğunu söyledi. Kontenjanlarla ilgili sınırlamanın 125 bin olduğunu, bunu 100 bine düşürmek için çalışmalar yapıldığını belirten Tunç, şu ifadeleri kullandı: “Hukuk fakültesinden mezun olan kardeşlerimiz direk avukatlık stajına başlayamayacak ya da hakimlik savcılık sınavına giremeyecekler. Hukuk fakültelerinden mezun olan genç kardeşlerimiz ‘Hukuk mesleklerine giriş’ sınavını kazanacak. Önümüzdeki yıldan itibaren 2024’ten itibaren bu sistem başlıyor. Giriş sınavını kazanan kardeşimiz avukat olmak istiyorsa avukatlım stajına başlayabilecek. Yeni dönemde hakim savcı adaylığını da kaldırdık. Yerine hakim ve savcı yardımcılığı sistemini getirdik. Önceden adaylık 2 yıl sürüyordu. Yardımcılık 3 yıl sürecek. Bir yılını Adalet Akademisi’nde güçlü bir eğitim alarak geçirecekler. O eğitimler sırasında ara sınavları geçecekler. Sonrasında o eğitimi tamamladıktan sonra 2 yıl boyunca tecrübeli hakim ve savcıların yanında yardımcı olarak çalışacaklar. Yargısal kararlara imza atamayacaklar ama diğer konularda hakim ve savcılarımızın yardımcısı olarak usta-çırak ilişkisi içerisinde çalışacaklar. O tecrübeli hakim ve savcılarımız onlara puanlar verecekler. O puanlar akademideki puanlarla toplanacak. Belli bir puanı toplayan hakimlik ve savcılık mesleğine kabul için Hakimler Savcılar Kurulu’nun önüne gelecek.”