/>
Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin, TİP milletvekili Can Atalay hakkındaki ihlal kararına uyulmamasına hükmetmesine CHP Genel Başkanı Özgür Özel’den sert tepki geldi. Sosyal medya hesabından paylaşımda bulunan Özel, “Bugün saat 21.00’de Grubumuzu yargıdaki son gelişmeler üzerine olağanüstü kapalı toplantıya çağırdım. Yaşanan gelişmeler hafife alınamaz, görmezden gelinemez. Bu, anayasayı ihlal suçunun ötesinde anayasal düzene karşı kalkışma girişimidir. Derhal bastırılmalıdır.” dedi.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Türkiye İşçi Partisinden (TİP) milletvekili seçilen Gezi Parkı davası sanığı Can Atalay’ın Anayasa Mahkemesince (AYM) verilen hak ihlali kararına ilişkin yeniden yargılanması ve tahliyesi kararına uyulmamasını kararlaştırdı. Söz konusu karara CHP Genel Başkanı Özgür Özel sert tepki göstererek, “Bugün saat 21.00’de Grubumuzu yargıdaki son gelişmeler üzerine olağanüstü kapalı toplantıya çağırdım. Yaşanan gelişmeler hafife alınamaz, görmezden gelinemez. Bu, anayasayı ihlal suçunun ötesinde anayasal düzene karşı kalkışma girişimidir. Derhal bastırılmalıdır.” ifadelerini kullandı.
YARGITAYDAN TARİHİ KARAR
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Türkiye tarihinde bir ilke imza attı. Gezi Davası’nda tutuklandıktan sonra TİP’ten milletvekili seçilen Can Atalay hakkında hak ihlali olduğunu belirtip tahliye edilmesi yönünde karar veren Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulundu.
“BU, ANAYASAL DÜZENE KALKIŞMA GİRİŞİMİDİR”
Söz konusu karar gündeme bomba gibi düşerken CHP Genel Başkanı Özgür Özel’den sert bir açıklama geldi. Sosyal medya hesabından paylaşımda bulunan Özel, “Bugün saat 21.00’de Grubumuzu yargıdaki son gelişmeler üzerine olağanüstü kapalı toplantıya çağırdım. Yaşanan gelişmeler hafife alınamaz, görmezden gelinemez. Bu, anayasayı ihlal suçunun ötesinde anayasal düzene karşı kalkışma girişimidir. Derhal bastırılmalıdır.” dedi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Can Atalay’ın Gezi Parkı davası kapsamında “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım” suçundan 18 yıl hapisle cezalandırılmasına ve bu suçtan tutuklanmasına karar vermişti. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, yerel mahkemenin kararını hukuka uygun bulmuştu. Sanık Atalay, 14 Mayıs’taki 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’nde TİP’ten Hatay milletvekili seçilmiş, bunun üzerine avukatları “milletvekili seçilmesi nedeniyle hakkındaki yargılamanın durması ve tahliye edilmesi” talebiyle Yargıtaya başvuru yapmıştı. Yargıtay 3. Ceza Dairesi ise talebin reddine hükmetmişti.
YARGITAY 18 YIL HAPİS CEZASINI ONAMIŞTI
Bunun üzerine Atalay’ın avukatları milletvekili seçilerek yasama dokunulmazlığı kazanan başvurucunun yargılamada durma kararı talebinin reddedilerek yargılamaya devam edilmesi nedeniyle “seçilme ve siyasi faaliyette bulunma” hakkının, tahliye talebinin reddedilmesi nedeniyle de “kişi hürriyeti ve güvenliği” hakkının ihlal edildiğini öne sürerek Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmuştu. Başvurunun ardından süreç devam ederken Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Gezi Parkı davasında Can Atalay’a verilen 18 yıl hapis cezasını onamıştı.
14 ÜYEDEN 5’İ KARARA MUHALİF KALMIŞTI
Anayasa Mahkemesi ise 25 Ekim’de Can Atalay’ın “seçilme ve siyasi faaliyette bulunma” ile “kişi hürriyeti ve güvenliği” hakkının ihlal edildiğine oy çokluğuyla hükmetmişti. Dosyayı inceleyen 14 üyeden 5’i bu karara muhalif kalmış, Atalay’ın haklarının ihlal edilmediğine kanaat getirmişti.
DOSYA YARGITAYA İLETİLMİŞTİ
Anayasa Mahkemesi, yeniden yargılama ve tahliye için kararını İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti. Mahkeme ise ihlal kararının, yerel mahkemece verilen karara ilişkin olmadığı gerekçesiyle dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesine iletmişti.