/>
İsrail Gazze’deki katliamını sürdürürken, dün evinin bombalandığı duyurulan Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’den açıklama geldi. İsrail’e meydan okuyan Heniyye, “İsrail bu savaşın uzun soluklu olmasını istiyorsa, bizim soluğumuz onunkinden uzun olacaktır.” ifadelerini kullandı.
Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, Gazze‘de 42 gündür katliam yapan İsrail’e meydan okudu. Heniyye “İsrail bu savaşın uzun soluklu olmasını istiyorsa, bizim soluğumuz onunkinden uzun olacaktır. Direniş bu savaşta son sözü söyleyen taraf olacak ve dünya, Kassam Tugayları ile direniş güçlerinin, 18 yıl önce olduğu gibi işgalciyi Gazze‘de yeneceğini görecek.” dedi.
“BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ BİR CESARET ÖRNEĞİ SERGİLEDİK”
İsrail’in Gazze‘ye yönelik katliamında 42. güne girildi. Hamas lideri İsmail Heniyye yayımladığı video kaydında, Gazze‘de İsrail’e karşı verilen mücadele, düşmana vurulan darbe, bunun sonuçları, Birlemiş Milletler (BM) ile İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT)-Arap Birliği Ortak Olağanüstü Zirvesinde alınan kararlara ilişkin açıklamalarda bulundu. Direniş güçlerinin, Gazze‘de benzeri görülmemiş bir cesaret ve kahramanlık örneği sergilediğini ve düşman ordusuna acı darbeler vurduğunu ifade eden Heniyye, Gazze‘deki direnişçileri Allah’ın askerleri olarak nitelendirdi ve Allah’ın bu kişiler eliyle vaadini gerçekleştireceğini dile getirdi.
Heniyye, Gazze‘nin yanı sıra Batı Şeria’daki Filistinlilerin de İsrail güçleri ile Yahudi yerleşimcilerin baskın ve saldırıları, gözaltılar ve toprak müsaderesine karşı mücadele ettiğini vurguladı.
“BİZİM SOLUĞUMUZ ONUNKİNDEN UZUN OLACAKTIR”
Filistin direnişinin, Filistin‘i ve ümmetin mukaddesatını korumak için savaş verdiğini söyleyen Heniyye, “Direniş, İsrail’le stratejik bir mücadele veriyor ve bundan ancak zaferle çıkacak. İsrail bu savaşın uzun soluklu olmasını istiyorsa, bizim soluğumuz onunkinden uzun olacaktır. Direniş bu savaşta son sözü söyleyen taraf olacak ve dünya, Kassam Tugayları ile direniş güçlerinin, 18 yıl önce olduğu gibi işgalciyi Gazze‘de yeneceğini görecek.” dedi.
Heniyye, “41 gündür devam eden saldırılarda Filistin halkının ve kahraman direniş güçlerinin, İsrail’in, tehcir ya da esirlerin serbest bırakılması planlarını boşa çıkardığını” kaydetti.
“TEK SÖZ SAHİBİ FİLİSTİN HALKIDIR”
Hamas’ın Filistin topraklarında kök saldığını ve İsrail ile onun müttefiklerinin, Gazze‘deki bu gerçekliği değiştiremeyeceğini belirten Heniyye, “Düşman istediği kadar hedef belirlesin, çıtayı yükseltsin, bunların hepsi yerle bir olacak. Gazze‘nin ve Filistin’in geleceğini belirlemede tek söz sahibi Filistin halkıdır.” diye konuştu.
“GAZZE TARİH YAZDI”
Bütün İslam alemine seslenen Heniyye, şunları kaydetti: ” Gazze, 100 yıldan bu yana İslam aleminde görülmemiş bir örneklik teşkil etti. Ablukaya ve sıkıntılara rağmen, Gazze, stratejik dönüşümlerin kapısını açtı ve tarih yazdı. Siyonist projenin temellerine büyük darbe vurdu.”
ULUSLARARASI TOPLUMA ÇAĞRI YAPTI
Heniyye konuşmasında, 11 Kasım’da Riyad’da yapılan (İİT)-Arap Birliği Ortak Olağanüstü Zirvesine de değindi ve bu zirvede alınan “çatışmaların durması, yardımların Gazze‘ye girişi, kutsal mekanların korunması ve Filistin halkının bağımsızlık ve dönüş hakkının tanınması” gibi kararların uygulanması çağrısında bulundu. BM Güvenlik Konseyi’nin dün Gazze‘de çatışmalara “acil ve uzatılmış ara verilmesi”ni talep eden kararına da değinen Heniyye, saldırıların durması, sınır kapılarının açılması, ablukanın nihai olarak kaldırılması ve Filistin halkının meşru haklarının tanınması konusunda İsrail’e baskı uygulanması gerektiğini söyledi. Heniyye, Aksa Tufanı’nın tüm İslam aleminin savaşı olduğunu ve Filistin topraklarının kurtulması için Gazze‘deki direnişin her yönden desteklenmesi gerektiğini kaydetti.
NE OLMUŞTU?
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı İsrail’e “Aksa Tufanı” adıyla kapsamlı operasyon başlatmıştı. İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi’ne saldırı başlatmıştı. Okulları, evleri, camileri bombalayan İsrail sivillerin sığındığı hastaneleri de aralıksız vuruyor. 40 gündür süren katliamda Gazze’de 11 binden fazla insan can verdi, binlerce insan ise yaralı. Ancak uygulanan abluka nedeniyle kentte yakıt, elektrik ve su bulunmuyor. Bu nedenle insanlar ölüme terk edilmiş durumda.